Erdoğan, ‘Katil Sisi’den ‘Değerli Kardeşim Sisi’ye neden döndü? Zaman Kılıçdaroğlu’nu haklı mı gösterdi

Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, resmi temaslarda bulunmak için 12 yıl aranın ardından gittiği Mısır’ın başkenti Kahire’de, Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah es-Sisi ile bir araya geldi. Erdoğan, burada hazırlanan resmi törenle Sisi tarafından karşılandı.

Dış haberler uzmanı Ardan Zentürk, kişisel YouTube kanalında yayınladığı videoda, Erdoğan’ın Kahire ziyaretinin önemini ve sonuçlarını değerlendirdi.

“KATİL SİSİ TANIMLAMASI DOĞRUYDU”

Mısır politikasında yaşanan radikal değişikliği eleştiren Zentürk, şu ifadeleri kullandı:

“Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın tarihi bir adım olarak nitelendirilen Kahire ziyareti sona erdi. Türkiye ile Mısır 2013 yılında aralarında patlak vermiş olan krizi aşamalı şekilde 2024 yılında sonlandırdı… 2013’ten bu yana süren “Katil Sisi” söylemi “Değerli kardeşim Sisi”ye nasıl dönüştü? Bu değişimin sebebi neydi? Bu politika doğru ise, 11 yıl boyunca izlenen politika neden hatalıydı? 11 yıl boyunca izlenen politika doğru ise, bu politika neden kabul edildi?

Burada biri, normal demokrasilerde medyanın önüne geçer ve kendisine yöneltilen sorulan soruları normal şekliyle cevaplayarak bir tür öz eleştiri yapar. Çünkü “Katil Sisi” ifadesi doğruydu. Ben Recep Tayyip Erdoğan’ın 2013 yılından itibaren Mısır politikasının önde gelen en büyük destekçilerindenim… Ben Erdoğan’ın 10 yıl süren Mısır politikasını medyada cesurca destekleyen bir adamım. “Katil Sisi”, “Rabia” başlıklarını atan gazeteciler bugün bu ziyaretin ne kadar önemli ve olumlu olduğunu yazıyorlar. Ben yapamıyorum… Dün desteklediğim bir politikanın bugün bu hale gelmesi, “Katil”den “Değerli kardeşime” dönüşmesi benim hazmedemediğim bir durum.”

ERDOĞAN’IN ZİYARETİNİN SEBEBİ NE?

Erdoğan’ın son dönemde Mısır ile ilişkileri normalleştirme çabasının nedenlerini araştırmak gerektiğini belirten Zentürk, sözlerine şu şekilde devam etti:

“Gerçekten bu meselenin konuşulması gerektiğine inanıyorum. Eğer ki ABD ve Körfez’deki iki zengin ülke Suudi Arabistan ve BAE’den seçim öncesi sağlanan maddi desteklerin bir tür diyetiyse konuşulması gerekiyor. Türkiye’nin yaşamakta olduğu ekonomik sıkıntılar sürecinde ilişkileri yeniden değerlendirme ve bu çerçevede de Katar’ı bir yerde tutup BAE ve Suudi Arabistan’ın varlıklarına yüklenme politikası otomatik olarak Mısır lideri, diktatör, Muhammed Mursi’nin ve binlerce insanın katili bir diktatöre elimizi uzatmamızı getirdi.”

KILIÇDAROĞLU HAKLI MIYDI?

Zentürk, eski CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun başından beri doğru söylediğini kaydetti:

“Peki, Kılıçdaroğlu’nun ne suçu vardı? Bakın 26 Ocak 2020 yılında bir toplantıda konuşuyor. Kılıçdaroğlu diyor ki; “Türkiye, Mısır’la barışmalıdır. Mısır’da darbe olduğunda karşı çıktık ama siyasi idamları önlemek amacıyla Kahire’ye aracı heyet gönderdim. Emekli büyükelçiler ise Mısır’a gitti. Yapılan siyasi idamları engellemeye çalıştı. Mısırlı yetkililer siyasi idam yapmayın. Bize bakın. Tarihimizde siyasi idamlar oldu. Şu an o bakanların, başbakanların adına sürekli havaalanı yapıyoruz dedik.” diyor.

Kemal Kılıçdaroğlu’nun bu açıklamalarını Sabah gazetesi “Skandal sözler” diye değerlendirmiş. Sabah gazetesi Kılıçdaroğlu’nun, “Mısır ile masaya oturmalıyız” cümlesini skandal olarak ele almış. Kılıçdaroğlu, son tahlilde 2020 senedinde Erdoğan’ın izlemekte olduğu politikaya karşı çıkarken bugünün penceresinden bakılırsa doğru diyormuş. Bu kadar laf sonrası, Türkiye nasıl bir sorun yaşıyor ki ziyaret gerçekleşti. Türkiye öyle bir sorun yaşıyor olması lazım ki, öyle bir yere sıkışmış olması lazım ki, bu kadar laftan sonra ve bu kadar yıldan sonra o ziyaretin Erdoğan’ın Kılıçdaroğlu siyasetinin yanına yerleştiği bir durumun ortaya çıkması lazım. Ben bunu merak ediyorum? Yani ne yaşıyoruz? Ne var şu anda bilmediğimiz? Nasıl bir sorun yaşıyoruz ki bu oluyor?”